KURBANLIK SIĞIRIN YATIRILMASI
Yaklaşık 8 metre uzunluğunda kalın bir ip önce boynuzlardan sıkıca bağlanarak boyuna geçirilir.
Ardından ip hayvanın ön ayakların koltuk altından sırtına doğru dolanarak bağlanır.
İp sol tarafından arka kısma devam ettirerek karın ve arka ayak arasından sırta doğru dolandırılır.
Sırt kısmından uzanan iple 2 kişi kurbanı geriye çekerken önde 1 kişi kurbanın başını tutar.
Kurbanın yüzü kıbleye çevirilip ön ve arka ayaklar birbirine bağlanır. Kesim tamamlandıktan sonra hayvanın içindeki kanın daha güzel boşalması için ayaklardan biri (sol akra tercih edilmeli) serbest bırakılmalı. Küçükbaş hayvanlarda bir ayak bağlanmayabilir.
Kesim için yapılacak dua:
Kesimden önce "Allahümme hâzâ minke ve leke, inne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillâhi rabbil âlemîn. Allahümme tekabbel minna. Amin." denerek okunup kesim başladığında Çevreden bulunanlarla birlikte teşrik tekbiri getirilir "Allahu Ekber, Allahu Ekber, Lâ ilâhe illâllâhu vallâhu Ekber, Allahu Ekber ve lillâhi'l-Hamd"
Kesim: Kesen kişi "Bismillahi Allahü Ekber" dedikten sonra beklemeden kurbanın boyun kısmında 3 damarı birden kesmeli.
Yön: Kurbanlık hayvan başı ve ayakları kıbleye döndürülmeli. Kesen kişinin de kıbleye yönelmesi sünnettir.
Vekalet: Kurbanın sahibi kesmeyi bilmiyor ise kesebilecek başka birini vekil tayin ederek kestirebilir. Bunun için (Allah rızâsı için bayram kurbanımı kesmeye seni vekil ettim) demesi ve kalben de niyet etmesi lâzımdır.
Kanın akması için derinliği ve genişliği yarım metre olan bir kuyu açılmalı. İş bitiminde kapatılmalı.
Kurbanların Kesimi Hangi Aletlerle Yapılır?
Kurbanların kesme işlemi kesici âletlerle yapılır. Kesici âletler de keskin olanlar ve keskin olmayanlar diye 2'ye ayrılır. Keskin olanlarla, ister demir, ister başka bir maddeden olsun tezkiye câizdir. Demir veya başka bir maddeden yapılmış keskin olmayan kesici âletlerle tezkiye ise, câiz olsa bile mekruhtur.
Kurban Kesecek Kimsede Bulunması Gereken Şartlar Nelerdir?
Kurbanı kesecek kimsede bulunması gereken şartlar şunlardır:
1 - Kesenin Müslüman veya Yahudi ve Hristiyan gibi Ehl-i Kitaba mensub birisi olması.
2 - Kesmeye yetecek kadar aklı ve kesme işini hatırında tutacak kadar hâfıza gücü olması.
3 - Hayvanı kesebilecek gücü ve kuvveti olması.
4 - Kurban keserken Allah`ın ismini anması, yani, besmele çekmesi. Buna tesmiye denir. Kurban ancak Allah adına kesilir. Bu yüzden keserken Allah`ın yüce adını anmadan kesilen hayvanın eti yenmez. Bu sebeble putperest ve diğer bâtıl din sâhiblerinin, dinsizlerin kestikleri et yenmez. Çünkü bunlar keserken tesmiyede bulunmazlar. Ehl-i Kitaba mensub birinin kestiğinin yenme sebebi, onların da aynı Allah`a inanmalarıdır. Kitâbîler Allah`tan başka birşey`in adını zikretseler, onların kestiği de yenilmez. Kesme işlemi sırasında Besmele çekmek unutularak terkedilmiş ise, bir beis yoktur. Kesim câizdir. Tesmiyeden maksad, hayvanı boğazlarken bismillâh demektir. Keserken Allahu Ekber demekle Allahü A`zam demekle veya sadece Allah demekle de tesmiye yerine getirilmiş olur. Tesmiye kasden terkedilirse kesilen hayvanın eti yenilmez. Ancak kurbanlık hayvanı, kitabî bile olsa Müslüman olmayana kestirmek mekruhtur.
Kurban kesmek için bıçak önceden bilenip hazırlanır ve hayvanın göremeyeceği bir yere konulur. Sonra hayvan ayakları ve yüzü kıbleye gelecek şekilde sol tarafına yatırılır. Hayvanın sağ arka ayağı serbest kalmak şartıyla diğer ayakları bağlanır. Bundan sonra tekbir ve tehlîl getirilir. Arkasından "Bismillâhi Allâhü ekber" denilerek, hayvanın boynuna bıçak vurulur. Nefes ve yemek boruları ile şahdamarı denilen iki ana damarı kesilir. Hayvan soğumaya bırakılır, kanının akması beklenir ve sonra derisi yüzülür. Hayvanı elinden gelirse, kurban sahibinin kendisinin kesmesi menduptur. Kendisi kesemezse, bir müslümana kestirir (Mehmed Mevkufâtî, Mevkûfât, (sadeleştiren: Ahmed Davudoğlu), İstanbul 1980, II, 331-332).
Kurbanlıktan Faydalanmak:
Kurbanlıktan tüylerinin kırpılması ve sütünün sağılması suretiyle faydalanmak mekruhtur. Eğer kırpılmış ise tüyü ve sütlü ise sütü sağılıp tasadduk edilir. Hatta karışmasın diye alâmet olmak üzere alman tüyleri bile tasadduk etmek gerekir. Eğer kullanılmış ise parası tasadduk edilir (Serahsı, a.g.e., XII, 14, 15; Kâsânî, a.g.e., V, 78; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301). Kurban kesildikten sonra derisi satılmış ise parası tasadduk edilir. Ancak deriden mest, seccade vb. şekilde istifâde edebileceği gibi eve demirbaş eşya almak üzere satmakta da bir sakınca yoktur (Serahsı, a.g.e., XII, 14).
Kurbanın eti konusunda en faziletli tutum üçte birini tasadduk, üçte birini dostlara ikram, üçte birini de evde alıkoymaktır (Kâsânî, a.g.e., V, 81; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 300).
Kurbanlık yapmak üzere satın alınan bir hayvan satılıp yerine başka bir hayvan almak câizdir. Eğer paradan arta kalan olursa tasadduk edilir (Serahsî, a.g.e., XII, 13).
Kurbanlığa binmek, onunla yük taşımak veya herhangi bir iş için ondan istifade etmek mekruhtur. Eğer hayvan kullanılır ve değeri noksanlaşırsa eksilen kıymeti tasadduk etmek gerekir. Kiraya verilmiş ise kiradan elde edilen para da tasadduk edilir. (Kâsânî, a.g.e, V, 79).
Kurbanın eti, yağı, başı, tüyü, sütü vb.lerinin satışı câiz değildir. Eğer satılmış ise tasadduk etmek gerekir (Kâsanî, a.g.e, V, 81; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301).
Kurbanlık olan hayvan boğazlanmadan önce yavrularsa o da annesiyle beraber kesilir. Bu hüküm kendisine kurban vacip olmadığı halde kurbanlığı satın alıp kendine vacip kılan fakir hakkındadır. Çünkü kurban bizzat o hayvana taalluk etmiştir ki yavrusu da kendisine tabidir. Eğer bu yavru boğazlanmayıp satılırsa parasını tasadduk etmek gerekir. Şayet yavru eyyâm-ı nahr geçinceye kadar boğazlanmaz ve elde tutulursa tasadduk edilir (Serahsî, a.g.e, XII, 14). Zengin, yavruyu eyyâm-ı nahr`dan önce veya sonra kesebileceği gibi eyyâm-ı nahr`da diri olarak tasadduk da edebilir. Eğer eyyâm-ı nahr`da satılmış olursa kıymeti tasadduk edilir. Yavru kesilmez ve satılmaz ise diri olarak tasadduk edilir (Kâsânî, V, 78-79; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301).
Kurbanda Vekâlet:
Bir müslüman kurbanını kendisi kesebileceği gibi bir müslümana da kestirebilir. Ancak kendisinin kesmesi daha faziletlidir. Kurbanı kestirme konusundaki izin bizzat ifâde edilebileceği gibi, izne delâlet eden söz, fiil ve davranışlar da izin sayılır. Meselâ bir müslüman kurbanlık satın alsa kurban bayramı günü hayvanı yatırıp ayaklarını bağlasa onun emri olmadan bir başkası gelip hayvanı boğazlasa bu kurban için yeterlidir. Başka bir hayvan kesmek gerekmez. İki müslüman yanılarak birbirlerinin kurbanlarını kendi adlarına kesmiş olsalar vacibi yerine getirmiş olurlar ve kestiklerini değişmek suretiyle kendi hayvanlarını alırlar (Kâsânî, a.g.e, V, 67-68). Eğer böyle bir durumu etler yenildikten sonra farkederlerse helâlleşirler. Aralarında anlaşmazlık çıkarsa birbirlerine kurbanlıkların değerini öderler. Eğer eyyâm-ı nahr geçmiş ise bu paralan tasadduk ederler (el-Fetâva`l Hindiyye, V, 302).
Kurbanda müstehap olan şeyler:
Eyyâm-ı nahr`dan önce kurbanlığı bağlamak. Hayvana kurbanlık nişanı takmak, işaretlendirmek. Kesilecek yere güzellikle, eziyet vermeden götürmek. Yemek borusu, nefes borusu ve iki şahdamarını kesmek ve keserken acele davranmak. Boğazlamayı enseden değil boğazdan yapmak. Kendi kurbanını kendisi kesmek, kesemiyorsa müslümana kestirmek. Ehl-i kitab`tan birine kestirmek mekruhtur. Hayvanı kıbleye karşı kesmek. Hayvan kesilirken orada hazır bulunmak. Dua etmek ve besmeleden önce veya sonra:
"Allahümme minke ve leke salatî nusukî ve mahyâye ve mematî lillahi Rabbil-Alemine lâ şerike lehu ve bizalike Umirtu ve ene mine`l-müslimîn."
"Ey Rabbim bu senden ve yine sanadır. Namazım, kulluğum, kurbanım, ölümüm ve dirimim eşi benzeri olmayan âlemlerin Rabbi Allah içindir. Ben bununla emrolundum ve teslim olanlardanım" demek. Dua ile besmeleyi birbirinden ayırmak. Besmeleden önce veya sonra dua etmek, Besmele ile beraber dua etmek mekruhtur. Kurban olacak hayvanın imkan ölçüsünde en semizi, en büyüğü olması. Eyyâm-ı nahr`ın ilk günü gündüzleyin kesmek. Kurban bıçağının çok keskin olması. Hayvanı kesildikten sonra soğumaya ve canın iyice çekilmeye bırakılması, soğumadan ve can çekilmeden önce yüzmek mekruhtur. Kurban sahibinin kurban etinden yemesi. Çünkü bu Allah`ın bir ziyafetidir. Etinden başkalarına vermek (Kâsânî, a.g.e, V, 78-81).
Kurban Bayramında kesilmek üzere satın alınmış olan hayvan kesilmez ve bayram günleri geçerse, hayvanın tasadduk edilmesi gerekir. Bu konuda zengin ve fakir aynı hükme tabidir. Zengin olan kişi ise kurbanlık alsın veya almasın kurban kesmediği takdirde kurbanın kıymetini tasadduk etmesi gerekir. Ertesi yıla bırakamaz (Mevkufâtî, a.g.e., II, 329).
Ölüye kurban keseceğini söyleyen bir kimse, kurbanını bayram günlerinde kesmesi ona vacib olur.
Derleme : kunfeyekun.org
yazılı bilgi: sorularlaislamiyet
Yaklaşık 8 metre uzunluğunda kalın bir ip önce boynuzlardan sıkıca bağlanarak boyuna geçirilir.
Ardından ip hayvanın ön ayakların koltuk altından sırtına doğru dolanarak bağlanır.
İp sol tarafından arka kısma devam ettirerek karın ve arka ayak arasından sırta doğru dolandırılır.
Sırt kısmından uzanan iple 2 kişi kurbanı geriye çekerken önde 1 kişi kurbanın başını tutar.
Kurbanın yüzü kıbleye çevirilip ön ve arka ayaklar birbirine bağlanır. Kesim tamamlandıktan sonra hayvanın içindeki kanın daha güzel boşalması için ayaklardan biri (sol akra tercih edilmeli) serbest bırakılmalı. Küçükbaş hayvanlarda bir ayak bağlanmayabilir.
Kesim için yapılacak dua:
Kesimden önce "Allahümme hâzâ minke ve leke, inne salâtî ve nüsükî ve mahyâye ve memâtî lillâhi rabbil âlemîn. Allahümme tekabbel minna. Amin." denerek okunup kesim başladığında Çevreden bulunanlarla birlikte teşrik tekbiri getirilir "Allahu Ekber, Allahu Ekber, Lâ ilâhe illâllâhu vallâhu Ekber, Allahu Ekber ve lillâhi'l-Hamd"
Kesim: Kesen kişi "Bismillahi Allahü Ekber" dedikten sonra beklemeden kurbanın boyun kısmında 3 damarı birden kesmeli.
Yön: Kurbanlık hayvan başı ve ayakları kıbleye döndürülmeli. Kesen kişinin de kıbleye yönelmesi sünnettir.
Vekalet: Kurbanın sahibi kesmeyi bilmiyor ise kesebilecek başka birini vekil tayin ederek kestirebilir. Bunun için (Allah rızâsı için bayram kurbanımı kesmeye seni vekil ettim) demesi ve kalben de niyet etmesi lâzımdır.
Kanın akması için derinliği ve genişliği yarım metre olan bir kuyu açılmalı. İş bitiminde kapatılmalı.
Kurbanların Kesimi Hangi Aletlerle Yapılır?
Kurbanların kesme işlemi kesici âletlerle yapılır. Kesici âletler de keskin olanlar ve keskin olmayanlar diye 2'ye ayrılır. Keskin olanlarla, ister demir, ister başka bir maddeden olsun tezkiye câizdir. Demir veya başka bir maddeden yapılmış keskin olmayan kesici âletlerle tezkiye ise, câiz olsa bile mekruhtur.
Kurban Kesecek Kimsede Bulunması Gereken Şartlar Nelerdir?
Kurbanı kesecek kimsede bulunması gereken şartlar şunlardır:
1 - Kesenin Müslüman veya Yahudi ve Hristiyan gibi Ehl-i Kitaba mensub birisi olması.
2 - Kesmeye yetecek kadar aklı ve kesme işini hatırında tutacak kadar hâfıza gücü olması.
3 - Hayvanı kesebilecek gücü ve kuvveti olması.
4 - Kurban keserken Allah`ın ismini anması, yani, besmele çekmesi. Buna tesmiye denir. Kurban ancak Allah adına kesilir. Bu yüzden keserken Allah`ın yüce adını anmadan kesilen hayvanın eti yenmez. Bu sebeble putperest ve diğer bâtıl din sâhiblerinin, dinsizlerin kestikleri et yenmez. Çünkü bunlar keserken tesmiyede bulunmazlar. Ehl-i Kitaba mensub birinin kestiğinin yenme sebebi, onların da aynı Allah`a inanmalarıdır. Kitâbîler Allah`tan başka birşey`in adını zikretseler, onların kestiği de yenilmez. Kesme işlemi sırasında Besmele çekmek unutularak terkedilmiş ise, bir beis yoktur. Kesim câizdir. Tesmiyeden maksad, hayvanı boğazlarken bismillâh demektir. Keserken Allahu Ekber demekle Allahü A`zam demekle veya sadece Allah demekle de tesmiye yerine getirilmiş olur. Tesmiye kasden terkedilirse kesilen hayvanın eti yenilmez. Ancak kurbanlık hayvanı, kitabî bile olsa Müslüman olmayana kestirmek mekruhtur.
Kurban kesmek için bıçak önceden bilenip hazırlanır ve hayvanın göremeyeceği bir yere konulur. Sonra hayvan ayakları ve yüzü kıbleye gelecek şekilde sol tarafına yatırılır. Hayvanın sağ arka ayağı serbest kalmak şartıyla diğer ayakları bağlanır. Bundan sonra tekbir ve tehlîl getirilir. Arkasından "Bismillâhi Allâhü ekber" denilerek, hayvanın boynuna bıçak vurulur. Nefes ve yemek boruları ile şahdamarı denilen iki ana damarı kesilir. Hayvan soğumaya bırakılır, kanının akması beklenir ve sonra derisi yüzülür. Hayvanı elinden gelirse, kurban sahibinin kendisinin kesmesi menduptur. Kendisi kesemezse, bir müslümana kestirir (Mehmed Mevkufâtî, Mevkûfât, (sadeleştiren: Ahmed Davudoğlu), İstanbul 1980, II, 331-332).
Kurbanlıktan Faydalanmak:
Kurbanlıktan tüylerinin kırpılması ve sütünün sağılması suretiyle faydalanmak mekruhtur. Eğer kırpılmış ise tüyü ve sütlü ise sütü sağılıp tasadduk edilir. Hatta karışmasın diye alâmet olmak üzere alman tüyleri bile tasadduk etmek gerekir. Eğer kullanılmış ise parası tasadduk edilir (Serahsı, a.g.e., XII, 14, 15; Kâsânî, a.g.e., V, 78; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301). Kurban kesildikten sonra derisi satılmış ise parası tasadduk edilir. Ancak deriden mest, seccade vb. şekilde istifâde edebileceği gibi eve demirbaş eşya almak üzere satmakta da bir sakınca yoktur (Serahsı, a.g.e., XII, 14).
Kurbanın eti konusunda en faziletli tutum üçte birini tasadduk, üçte birini dostlara ikram, üçte birini de evde alıkoymaktır (Kâsânî, a.g.e., V, 81; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 300).
Kurbanlık yapmak üzere satın alınan bir hayvan satılıp yerine başka bir hayvan almak câizdir. Eğer paradan arta kalan olursa tasadduk edilir (Serahsî, a.g.e., XII, 13).
Kurbanlığa binmek, onunla yük taşımak veya herhangi bir iş için ondan istifade etmek mekruhtur. Eğer hayvan kullanılır ve değeri noksanlaşırsa eksilen kıymeti tasadduk etmek gerekir. Kiraya verilmiş ise kiradan elde edilen para da tasadduk edilir. (Kâsânî, a.g.e, V, 79).
Kurbanın eti, yağı, başı, tüyü, sütü vb.lerinin satışı câiz değildir. Eğer satılmış ise tasadduk etmek gerekir (Kâsanî, a.g.e, V, 81; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301).
Kurbanlık olan hayvan boğazlanmadan önce yavrularsa o da annesiyle beraber kesilir. Bu hüküm kendisine kurban vacip olmadığı halde kurbanlığı satın alıp kendine vacip kılan fakir hakkındadır. Çünkü kurban bizzat o hayvana taalluk etmiştir ki yavrusu da kendisine tabidir. Eğer bu yavru boğazlanmayıp satılırsa parasını tasadduk etmek gerekir. Şayet yavru eyyâm-ı nahr geçinceye kadar boğazlanmaz ve elde tutulursa tasadduk edilir (Serahsî, a.g.e, XII, 14). Zengin, yavruyu eyyâm-ı nahr`dan önce veya sonra kesebileceği gibi eyyâm-ı nahr`da diri olarak tasadduk da edebilir. Eğer eyyâm-ı nahr`da satılmış olursa kıymeti tasadduk edilir. Yavru kesilmez ve satılmaz ise diri olarak tasadduk edilir (Kâsânî, V, 78-79; el-Fetâva`l-Hindiyye, V, 301).
Kurbanda Vekâlet:
Bir müslüman kurbanını kendisi kesebileceği gibi bir müslümana da kestirebilir. Ancak kendisinin kesmesi daha faziletlidir. Kurbanı kestirme konusundaki izin bizzat ifâde edilebileceği gibi, izne delâlet eden söz, fiil ve davranışlar da izin sayılır. Meselâ bir müslüman kurbanlık satın alsa kurban bayramı günü hayvanı yatırıp ayaklarını bağlasa onun emri olmadan bir başkası gelip hayvanı boğazlasa bu kurban için yeterlidir. Başka bir hayvan kesmek gerekmez. İki müslüman yanılarak birbirlerinin kurbanlarını kendi adlarına kesmiş olsalar vacibi yerine getirmiş olurlar ve kestiklerini değişmek suretiyle kendi hayvanlarını alırlar (Kâsânî, a.g.e, V, 67-68). Eğer böyle bir durumu etler yenildikten sonra farkederlerse helâlleşirler. Aralarında anlaşmazlık çıkarsa birbirlerine kurbanlıkların değerini öderler. Eğer eyyâm-ı nahr geçmiş ise bu paralan tasadduk ederler (el-Fetâva`l Hindiyye, V, 302).
Kurbanda müstehap olan şeyler:
Eyyâm-ı nahr`dan önce kurbanlığı bağlamak. Hayvana kurbanlık nişanı takmak, işaretlendirmek. Kesilecek yere güzellikle, eziyet vermeden götürmek. Yemek borusu, nefes borusu ve iki şahdamarını kesmek ve keserken acele davranmak. Boğazlamayı enseden değil boğazdan yapmak. Kendi kurbanını kendisi kesmek, kesemiyorsa müslümana kestirmek. Ehl-i kitab`tan birine kestirmek mekruhtur. Hayvanı kıbleye karşı kesmek. Hayvan kesilirken orada hazır bulunmak. Dua etmek ve besmeleden önce veya sonra:
"Allahümme minke ve leke salatî nusukî ve mahyâye ve mematî lillahi Rabbil-Alemine lâ şerike lehu ve bizalike Umirtu ve ene mine`l-müslimîn."
"Ey Rabbim bu senden ve yine sanadır. Namazım, kulluğum, kurbanım, ölümüm ve dirimim eşi benzeri olmayan âlemlerin Rabbi Allah içindir. Ben bununla emrolundum ve teslim olanlardanım" demek. Dua ile besmeleyi birbirinden ayırmak. Besmeleden önce veya sonra dua etmek, Besmele ile beraber dua etmek mekruhtur. Kurban olacak hayvanın imkan ölçüsünde en semizi, en büyüğü olması. Eyyâm-ı nahr`ın ilk günü gündüzleyin kesmek. Kurban bıçağının çok keskin olması. Hayvanı kesildikten sonra soğumaya ve canın iyice çekilmeye bırakılması, soğumadan ve can çekilmeden önce yüzmek mekruhtur. Kurban sahibinin kurban etinden yemesi. Çünkü bu Allah`ın bir ziyafetidir. Etinden başkalarına vermek (Kâsânî, a.g.e, V, 78-81).
Kurban Bayramında kesilmek üzere satın alınmış olan hayvan kesilmez ve bayram günleri geçerse, hayvanın tasadduk edilmesi gerekir. Bu konuda zengin ve fakir aynı hükme tabidir. Zengin olan kişi ise kurbanlık alsın veya almasın kurban kesmediği takdirde kurbanın kıymetini tasadduk etmesi gerekir. Ertesi yıla bırakamaz (Mevkufâtî, a.g.e., II, 329).
Ölüye kurban keseceğini söyleyen bir kimse, kurbanını bayram günlerinde kesmesi ona vacib olur.
Derleme : kunfeyekun.org
yazılı bilgi: sorularlaislamiyet
Eklentiler
Son düzenleme: